Nerdeyse uçuyorduk. Ama kapıları açmayı unutmuşlar. Bizde madem öyle dedik ki hadi o zaman uçar gibi yapalım. Üstelik en ön bizi bekliyordu. Heyecanlı bekleyiş sırasında yapılan röportajların arasında birden sarsıldık… İlk tepkiler;
-(mutlu bir) Arkişcommmmmmmmm
+(acıklı bir) Arkişcommmmmmmmm
Derken hava-landık. Tepesi güzeldi. 2. tepkiler :
+ arkişcom tam burası çok güzeeell. Hayııır burası değiiilll.
- arkişcom acıktım aşağıya inince burgera gidelim .
+ Hıaaeee.
Küçük uçuşumuz sona erdikten sonra büyük uçuşa dalan ağlak gözlerimizi yan tarafa çevirdik ve yolumuza devam ettik. Etraf sıcak kaynıyordu. Aslında o kadarda sıcak falan değildi sadece abartıyorduk. Çünkü abartmak güzeldir. 3 adet burger rotası belirledikten sonra en yakınına doğru yola koyulduk. O sırada zeus kızgındı havayı karatmış bizim burgerdan çıkmamızı bekliyordu. Çıktık evet bunu yaptık. Etraf yukardan düşen sulara bulanmıştı. Ama bu kadar suyun yere düşmesine izin veremezdik tabi. Bi kısmını üzerimize almak istedik. Evet kendimizi birden yağmurun içinde bulduk. Amaç romantiklikmiş gibi etrafa gülücükler saçarken ıslanan organlarımızı görmezden geldik. Ve ilerledik.
Çevrenin şaşkın bakışları tepemizdeyken, tepemiz çevredeydi. Aldırmadık koşmayı yürümeye çevirdik ve organlarımızın damlaları hissetmesine olanak verdik. Ve işte durak oradaydı. Zaten ıslanmış olan bedenimize bir darbede geçen Porshe dan geldi. Aldırmıyor inatla yürümeye, gülümsemeye devam ediyorduk. Ta ki yardımsever kızların şemsiye altına girmemiz teklifine kadar. Bu öyle absürt bir şeydi ki ciddi olup olmadıklarını anlamamız yıllar aldı. (Abartmak güzeldir.) zaten daha ne kadar ıslanabilirdik ki. Ama çok ısrar ettiler kıramadık üzülmesinler diye şemsiyelerini paylaşma isteklerini geri çeviremedik. Zeynep’ arkişcom saçım düzgün mü?’ sorusuyla ortalığı allak bullak etti. Hafif bir karın kası yaptık ve o sırada geçen otobüse el kaldırdık. Ne mi oldu. Otobüs durdu. Evet amansızca ve umarsızca durdu. İçeri yöneldik fonda bip sesleriyle. Yolcular bize bir çift hmm şey gözüyle bakıyordu nasıl desem yağmur vurgunu yemiş sıçan olmuş sonra birazda evrim geçirerek insanı andırmış. Şemsiyesiz 2 genç gözüyle bakışları arasında otobüsün arka saflarına doğru ilerleyişimizi sürdürdük. Ve oturduk indik. Hala yağmur yağıyordu. Aldırmamazlık hoş bir şey. Ve sonunda eve gelmiştik. Gizemin annesi evde yok sanıyorduk ama beklenen olmadı ve yakalandık içeri kaçtık. Aynada kendimizi görünce hafif çaplı depresyon geçirdik saç kurutma makinasıyla depresyonumuzu etrafa moleküller halinde dağıttık onlar artık buhardı. (ne güzel uzatıyoruz dimi.esneme oku)
Her neyse bu kadar tantana yeter bugün uçamadık işte. Okby.
Eşitliğin iki tarafı gibi….
-Giz+Zeyn
Şimdi başlıyorum ;
YanıtlaSil-Başlarken merak uyandırmıyorsunuz hiç, şöyleki başlığı direk açıklamışsınız ilk paragrafta.
-Röportaj kelimesinin tam anlamını verememişsiniz. Soru, cevap ?
-Uzadı uzadı mesela "Evet amansızca ve umarsızca durdu" aralarında ki fark ?
-Ben niye oturmuş eleştiriyorsam onu zaten bilmiyorum, halbuki benim hakkımmı eleştirmek tartışılır.
-Hjhj benim hayatımda önemlidir başlığı sevdim.
yayınlarmısınız bilmem. :D